İstanbul Barosu, Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde tutuklana Yönetim Kurulu üyesi Avukat Ferit Epözdemir için basın açıklaması yaptı. Çok sayıda avukatın katıldığı açıklamada konuşan İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, “Savunma burada, savunma hiç bir vakit susmadı ve susmayacak” diyerek kelamlarıyla başladı.
Savunmanın adil yargılanma hakkının bel kemiği olduğunu vurgulayan Kaboğlu, “Anayasa ve adalet anlayışı açısından böyledir. Hukuk devleti savunma ve adil yargılanma hakkını garantiye alır, anayasada olduğu üzere. Şayet savunma çökerse o vakit adalet çöker, adalet mülkün temeli olduğuna nazaran devlette kalmaz. İstanbul Barosu tıpkı bütün Türkiye’nin öteki baroları üzere Cumhuriyet’in ve insan haklarının koruyucularıdır” dedi.
‘HUKUKU AKTİF KILMA GAYRETİ BİRİLERİNİ RAHATSIZ ETTİ’
67 bin üyesi bulunan İstanbul Barosu’nun dünyanın müstesna barolarından biri olduğunun altını çizen Kaboğlu, dün Silivri’de tutulan avukat Fırat Epözdemir’i ziyaret ettiklerini belirtti. Kaboğlu, “Avukat Fırat Epözedemir’in tutuklu olması aslında son aylarda gördüğümüz keyfi tutuklama dalgalarının bir modülüdür lakin daha ağır kesimi olması aslında arkadaşımızın avukat olmasından öte İstanbul Barosu’nun İdare Şurası üyesi olmasındandır. Baronun idaresinin zaafa uğratılma eforu kelam mevzusudur. Biz İstanbul Baro yöneticileri olarak hukukun üstünlüğünü, hukuku tesirli kılma eforunu öne çıkardık ve bu çalışmalarda kararlılığımız sürmektedir. Buna karşılık hukuku tesirli kılma çalışmasının, birtakım etrafları rahatsız etmesi olasıdır ki İstanbul Barosu hakkında bir soruşturma başlatıldı” diye belirtti.
‘SİYASET ÜSTÜ BİR HUKUK KURUMUYUZ’
Baroya hukuksal ve Anayasal destekten mahrum olarak davalar açıldığına işaret eden Kaboğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Tam da bu davalar karşısında, İstanbul Barosu’na mensup bütün bileşenler, baronun evvelki liderleri 20 Ekim günü seçimle gelen seçimle masraf telaffuzuyla baro idaresiyle kenetlendikleri andan itibaren bu kere yeni adımlar atılmaya başlandı. Yönetim kurulu üyemiz Fırat Epözdemir’in keyfi tutuklanması bu dalganın bir kilometre taşı olarak görülebilir. Bu birebir vakitte İstanbul Barosu üzere adil yargılanma hakkının temel taşı olan bir kurumun zaafa uğratılma iradesidir ve buna asla müsaade vermeyiz. Tabi ki biz bunu hiç bir vakit anayasa ve hukuku dışı yollarla yapmayacağız. Anayasaya bağlıyız. Hukuk andımıza bağlıyız. Milletlerarası kontratlara bağlılığımıza kelam verdik. Bundan asla ödün vermeyeceğiz. İstanbul Barosu olarak siyaset üstü bir hukuk kurumuyuz. Haksız yere, fikirleri nedeniyle, siyasal aidiyetleri nedeniyle özgürlüklerinden alıkonulan bireyler bir an evvel özgür bırakılmalı.”
Açıklamanın akabinde hukukçular, “İstanbul Barosu yalnız değildir” sloganlarını attı.
(MEZOPOTAMYA AJANSI)
