Nefes darlığı, çabuk yorulma, karın ve bacaklarda şişlik şikayetleriyle doktora başvuran 74 yaşındaki Mehmet Şinasi Ünal’a triküspit kapak yetmezliği teşhisi konuldu. Daha evvel gittiği hastanelerde ameliyatın riskli olduğu belirtilen Ünal, Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Köksal ve grubu tarafından geliştirilen mitralizasyon isimli özel bir kalp kapak tamir tekniğiyle sıhhatine kavuştu.
Küçük kesiyle ve kalbi durdurmadan gerçekleştirilen kapak tamir ameliyatı sonrası sıhhatine kavuşan Ünal, “Çabuk yorulma, nefes darlığı üzere şikayetleri olanlar vakit kaybetmeden doktora başvurmalı” diye konuştu.
‘KALBİ DURDURMADAN AMELİYAT YAPMAYA KARAR VERDİK’
Ameliyatın risklerini en aza indirmek için geliştirdikleri özel kalp kapak tamir tekniğiyle süreci yönettiklerini belirten Prof. Dr. Köksal, “Hastamız bize geldiğinde nefes darlığı, karında ve ayaklarda şişlik sorunu vardı. İleri yaşı ve böbrek yetmezliği sebebiyle ameliyatın riskli olduğu açıktı. Öncelikli maksadımız, kapağı değiştirmeden tamir edebilmekti. İkinci olarak da ameliyatın hayati risklerini nasıl azaltabiliriz diye düşündük. Bunun için göğüs kafesini açmadan, küçük bir kesiyle koltuk altından ve en kıymetlisi kalbi durdurmadan ameliyat yapmaya karar verdik” dedi.
‘YÖNTEMİ 3 YIL EVVEL GELİŞTİRDİK’
Prof. Dr. Köksal, özellikle triküspit kapak hastalıklarında kalıcı kapak tamirinin sıkıntı olduğuna dikkat çekerek, mitralizasyon ismi verilen kendi geliştirdiği özel kapak tamir formülünün hastalar için değerli bir avantaj sağladığını belirtti. Prof. Dr. Köksal, “Batıda hasta profili farklı olsa da bizde kapak hastalıklarının büyük çoğunluğu ateşli romatizmaya bağlı olarak gelişiyor. Bu çeşit kapak hastalıklarının tamiri güç olduğu için ekseriyetle kapak değişimi tercih ediliyor. Lakin kapak değiştirmek, kapağı tamir etmek ile kıyaslandığında hayati riski daha yüksek bir ameliyat münasebetiyle kalp kapak hastalıklarında tercih edilmesi gereken kapağın tamir edilmesi olmalıdır. Bu yüzden 3 yıl evvel geliştirdiğimiz mitralizasyon prosedürüyle kapağı değiştirmeden tamir etmeyi amaçladık ve hastamızın de bu sistemi muvaffakiyetle uyguladık. Geliştirdiğimiz kapak tamir yolu değerli bir mecmuada yayınlanmış olup hala meslektaşlarımız tarafından yaygın kullanılmaya başlanmıştır” dedi.
‘KALP DURDURULDUĞU VAKİT HAYATİ RİSKLER ARTIYORDU’
Özellikle yaşlı, böbrek yetmezliği ve KOAH üzere ek hastalıkları bulunan hastalarda kalbi durdurmadan ameliyat yapmanın hayati riskleri azalttığını söz eden Prof. Dr. Köksal, “Kalbi durdurduğumuz vakit, bilhassa kalp yetmezliği ve böbrek sorunu olan hastalarda hayati riskler artıyor. Bu yüzden hastamızın ameliyatını kalbi durdurmadan gerçekleştirdik. Kapağı tamir ettik, kaçak büsbütün ortadan kalktı. Ameliyattan sonra birinci haftada hastamız kendini çok uygun hissediyordu” diye konuştu.
‘VAKİT KAYBETMEDEN DOKTORA BAŞVURUN’
Yıllardır yaşadığı nefes darlığı ve çabuk yorulma şikayetlerinden kurtulmanın memnunluğunu yaşadığını lisana getiren Mehmet Şinasi Ünal, ameliyat sonrası yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Temmuz ayından beri nefes darlığım vardı, çabuk yoruluyordum ve geceleri uyuyamıyordum. Akciğerlerimde su toplandığı söylendi, lakin asıl sebebin kalp yetmezliği ve kalp kapağında ileri kaçak olduğunu öğrendim. Tahlil arayışım sırasında farklı hastanelerde kapakçık tamirinin mümkün olmadığını söylediler. Kızım internetten araştırarak Cengiz Hocamız’a ulaştı. O ve takımı sayesinde sıhhatime kavuştum. Kendisine ve takımına minnettarım. Şayet benim üzere nefes darlığı ve çabuk yorulma şikayetleriniz varsa, vakit kaybetmeden doktora başvurmalısınız.”
(DEMİRÖREN HABER AJANSI)
