Avukat Seda Şaraldı’ya bir yıl sonra tahliye: ‘Ben ilkokul okuyordum bu tarihte’

DUVAR– İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi önünde bulunan polis noktasına düzenlenen silahlı taarruzun akabinde yapılan operasyondan sonra tutuklanan avukatlardan Seda Şaraldı, İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.

Bir yıldır tutuklu bulunduğu Sincan Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS ile mahkemeye bağlanan avukat Şaraldı’ya, itirafçı tanıklardan Neslihan Albayrak’ın sözleri soruldu.

Bu duruşmada birinci sefer hakim karşısına çıktığını söyleyen Şaraldı, adliye önündeki atak sırasında duruşmada olduğunu akabinde gözaltına alındığını, kendisine bir şema gösterildiğini söyledi.

‘MÜVEKKİLLERİMİN DİJİTALLERİ BENİMMİŞ ÜZERE BELGEYE KONULDU’

Polis tarafından yakından tanınan, mesleğini yaparken halkın yanında olan bir avukat olduğunu belirten Şaraldı, “Avukat kimliğim olmadan emniyete gittiğimde bile İstanbul polisi beni bilirdi. Ne olduysa ataktan sonra piyango bana vurdu. 13 aydır tutukluyum bu belgeye bu halde ekletildim” dedi.

Dosyada yer alan dijitallerin kendisine ilişkin olmadığına dikkat çeken Seda Şaraldı, “Emniyet tarafından iade edilmiş müvekkillerime ilişkin dijitallere el konuldu. Bu dijitaller bana karşı kullanıldı. Üstelik hukuka karşıt bir formda arama yapıldı. Dijitallerin biri 2006 yılına ilişkin, ben ilkokul okuyordum bu tarihte” diye belirtti.

‘İDDİANAMEDE HATA YERİ VE TARİHİ YOK’

İddianamede hata yeri ve tarihi olmadığını belirten Şaraldı, itirafçı Albayrak’ın tutuklandıklarından 2,5 ay sonra söz verdiğini vurguladı. “Gizli şahitler dokunduğu her şeyi suça çeviriyor. Benimle ilgili kapalı bir şey mi açığa çıkarmış, hayır. Savcılığın bana itham ettiği bir konu da yok. Hasebiyle ortada hiçbir şey kalmıyor” dedi.

Mahkeme başkanı tarafından, Neslihan Albayrak’ın Şaraldı hakkındaki “Aranması olan kişiyi ofisinde 2018 yılı Temmuz ayında saklıyordu” tabiri soruldu.

Şaraldı, 2018 yılında öğrenci olduğunu, zımnî şahit sözünün bu sebeple palavra beyan olduğunu belirtti ve “Dosyaya da mezuniyet dokümanımı sunduk. Ben bu palavra beyanla tutukluyum işte” dedi.

DURUŞMADA DİNLENEN BÂTIN ŞAHİT BEYANLARINI TEKRAR ETTİ

Seda Şaraldı’nın savunmasının akabinde şahit Neslihan Albayrak, SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Yeminli söz veren Albayrak, faal pişmanlıktan faydalandığını söyledi ve Şaraldı ile 2018 yılında tanıştığını, Halkın Hukuk Bürosu’nda çalıştığını tez etti.

Albayrak, “Aranan Ali Arıcı’yla görüşmeye gidiyordum. O vakitler DEV-GENÇ’liydim. Halkın Hukuk Bürosu’nda Ali Arıcı’yla görüşüyordum Şaraldı da oradaydı. Alan sorumluluğu yaptığım devir Şaraldı örgüt talimatı doğrultusunda mevt orucu sürecinde yazışmaları hazırlıyordu” tezlerini lisana getirdi.

Albayrak’ın sözünün akabinde kelam verilen Seda Şaraldı, “Bu beyanlarla tutuklu olmak adaletsizliğin acısını katmerliyor. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Şaraldı’nın avukatı Güçlü Sempatik “Tanık sözlerinde bir fikir var görüş var münasebetiyle kanıt yok” sözlerini kullandı. Sempatik savunmasında “Tanık, müvekkilimizin örgüte raporlama yaptığını düşündüğünü söyledi. Bunu görmemiş, duymamış, şahit olmamış, iddiada bulunuyor. Buradan hiçbir şey çıkmaz. Tabiri caizse şahit içinden geçeni söylüyor, tüzel bir kıymeti yok” dedi.

Şaraldı’nın avukatlarından Ceren Yılmaz da şahit Neslihan Albayrak’ın tabirlerinin soyut olduğunu, müvekkili hakkında rastgele bir somut kanıt olmadığına dikkat çekti. Şaraldı hakkında kaçma ve kanıtları karartma kuşkusu olmadığını söyleyen Yılmaz, müvekkilinin tahliyesini talep etti.

‘İFADEM YÖNLENDİRMEYLE SIHHATSİZ BİR ORTAMDA ALINDI’

Savunmaların akabinde duruşmaya SEGBİS ile bağlanan belgedeki öbür sanıklar hakkında beyan veren şahit Serhat Çağlayan’ın tabiri alındı.

İfade vermek istemediğini tekraren dilekçe verdiğini söyleyen Çağlayan, 48 saat içerisinde yarım saat ortayla yönlendirmeyle, sıhhatsiz bir ortamda beyanının alındığını söyledi. Beyanda bulunmak istemediğini belirten Çağlayan, “Adalet yok” diyerek duruşmadan ayrıldı.

TAHLİYE KARARI

Savunmaların ve tabirlerin akabinde savcılık makamı, mütalaasını açıkladı.

Dosyadaki öbür sanıkların hür olduğunu, kanıtların toplandığını belirten savcı, Seda Şaraldı’nın isimli denetim kararlarıyla özgür bırakılmasını talep etti.

3 saat süren duruşmanın akabinde kararını açıklayan mahkeme heyeti, yurt dışı çıkış yasağıyla Şaraldı’nın tahliyesine karar verdi.

Ne olmuştu?

6 Şubat 2023’te 11 kenti etkileyen ve en az 50 bin kişinin hayatını kaybettiği Maraş zelzelelerinin birinci yıldönümünde E.Y. ve P.B. Çağlayan Adliyesi önündeki polis noktasına silahlı atak düzenledi. Aksiyoncular girdikleri çatışmada öldürüldü. O sırada olay yerinden geçmekte olan Dilfiraz Karataş da hayatını kaybetti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 6 polisin yaralandığı silahlı saldırıyı DHKP-C’nin düzenlendiğini duyurdu.
Emniyet, akından çabucak sonra birçok noktaya operasyon düzenledi. Operasyonlarda toplam 96 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlardan 48’i tutuklanmıştı.
Operasyon düzenlenen yerlerden biri de Halkın Hukuk Ofisi oldu. Yapılan baskında gözaltına alınan Betül Kozağaçlı ve Seda Şaraldı, ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine konuldu.
Halkın Hukuk Bürosu’na (HHB) yapılan operasyonda tutuklanan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Kozağaçlı’ya örgüt üyeliği suçlaması yöneltilmişti. İddianamede Şaraldı’nın, “gözaltı süreçlerinin tüm evrelerinde örgütsel hal sergilediği, hiçbir tutanağa imza atmadığı ve DHKP/C üyeleri üzere söz alma sırasında susma hakkını kullandığı” suçlamalara destek gösterilmişti.