Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Doğan, üst teneffüs enfeksiyonlarında hasta sayısında en yüksek sayılara ulaştığı devir içerisinde olunduğunu belirtti.
Doğan, sürece ait açıklamasında, “2024-2025 sürecinden bahsedeceksek şu an hasta sayısının en yüksek sayılara ulaştığı periyot içerisindeyiz. Okulların kapanmasıyla birlikte toplumsal dolanım, şahısların birbirine teması azalacak. Temas azaldığı üzere yayılım da azalmış olacak ve hadise sayılarında azalmayla karşılaşacağımızı bekliyoruz” dedi.
‘ÖNCELİKLE BULAŞ AZALTILMALI’
Gribin ana etkenlerinin başında influenza virüsü geldiğini söyleyen Doç. Dr. Doğan, “İnfluenza virüsünün kendi iç taksonomisinde alt kırılımdan da farklı kümeler var. Domuz gribi de bu grip cinslerinden bir tanesi. Tesirler olarak birbirine misal tesirlere yol açabiliyor. Şahısta ateş, halsizlik, kırgınlık, baş ağrısı, teneffüs semptomları, öksürük üzere semptomlara yol açabiliyor. Kimi insanlarda çok önemli kas, eklem ağrılarına da sebebiyet verebiliyor. Bu da şahısların yatağa bağımlı olmasını, birkaç gün istirahat edip lakin o denli güzelleşebilir duruma gelmelerine sebebiyet veren ağır tablolara da yol açabilmekte” diye konuştu.
Üst teneffüs yolu enfeksiyonlarında öncelikle bulaşın azaltılması gerektiğini kaydeden Doç. Dr. Doğan, “Bulaşı azaltmanın yolu da hasta bireylerin, enfekte şahısların bu virüsü başkalarına bulaştırmaması, yaymaması. Bu nedenle semptom olan, öksüren, aksıran bireylerin mümkünse bu çeşit durumlarda kollarının iki tarafına öksürmelerini ya da bir maske kullanmak süretiyle virüsün dışa yayılımının önüne geçmesini öneriyoruz. Artı el yıkama hijyen, el hijyeni de çok değerli. El temasıyla da yüze, göze vesaire temasla da bulaş sağlanabiliyor. Tedavide biz bilhassa yüksek risk kümesindeki insanların bir antiviral ilaç kullanması önerilebilir. Kimler yüksek risk kümesinde yol açıyor? KOAH olanlar solunumsal hastalığı olanlar, kalp yetmezliği olanlar, bağışıklık sistemini zayıflatan hastalığı olanlar, diyaliz hastaları, bunlar yüksek risk kümesindeki hastalardır. İnfluenza virüsünde yani domuz gribi dediğimiz tabloyu ağır geçirebilirler. Mümkünse bunların birinci 72 saat içerisinde bir antiviral ilaçla tedavilerin başlanması, istirahati bol sıvı tüketmelerini önermekteyiz. Hastaların bir kümesi bunu daha ağır geçirebilir. Daha az teneffüs yetmezliğine sebebiyet vererek bu hastaların ağır bakımda takibini mecburî kılabilir. Hatta üzerine ikincil enfeksiyonlar eklenerek ağır zatürrelerle de karşı karşıya kalabiliriz” dedi.
Doç. Dr. Doğan, bu hastalıklarla ilgili, “Bunlar emsal aileden yani ikisi de RNA virüsü, tesirleri de birbirine emsal. Üst teneffüs yolu enfeksiyonlarına yol açabildikleri üzere akciğer enfeksiyonuna da yol açma potansiyeli olan virüsler. Buradaki temel olan şey kişinin virüse karşı oluşturmuş olduğu karşılık hastalığı şiddetinde belirleyici oluyor” ifadelerini kullandı.
(DEMİRÖREN HABER AJANSI)
