Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Bayan Kolları Kongresi’nde konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
HANELERİ FETHEDEMİYORUZ: AK Parti olarak hanelere yüklü olarak bayan üzerinden girerek seçimlerde yüzde 50’leri bulan oy oranlarını yakaladık. Şayet bugün oylarımız istediğimiz düzeylerde değilse, bayanlara istediğimiz üzere ulaşamıyor, haneleri fethedemiyoruz demektir. Zira bu fethi fakat bayanlarımız yapabilir. Partimizi hak ettiği yere bayanlar taşıyabilir.
BU BAŞ İLE DAHA 222 YIL DA BEKLERLER: 2028’de yine yüzde 50 oy oranına ulaşmak istiyoruz. Siyasette her şeyin bir kesim tesiri vardır lakin en büyük amil çalışmaktır. Bakmayın muhalefetin çalışmadan armut piş ağzıma düş mantığı ile iktidar beklediğine. Bu baş ile daha 22 yıl da beklerler 222 yıl da beklerler. Kendi ortalarında tepişmekten fırsat bulup ülke problemlerine baş yormadıkça bunlar lakin 23 nisan müsameresi tadında iktidarcılık oynar. Biz bu günlere çok çalışarak, her yerde çabayı canlı tutarak geldik. Yarın da birebir dinamizm ile milletimizin huzuruna çıkmalıyız. Aksi takdirde geçen mahalli seçimlerdeki üzere bu muhterislere mahkum ettiğimiz için milletimiz bizi affetmez. Bizi yarı yolda bırakmayan bayanlarımıza inanıyor ve güveniyoruz. İstanbul’un her alanda olduğu üzere öteki vilayetlerimize örnek olacağına inanıyorum.
KADIN, AİLENİN TEMELİDİR: Bizde bayan ebediyen ailenin temeli, ayrılmaz modülü olarak kabul edilmiş, sürekli bayana hürmet edilmiştir. Türkçemizdeki adam ve bayan kavramları da yalnızca cinsiyet ayrımı belirtir. Global rüzgarlara kapılarak erkek bayan ortasındaki çizgiyi ortadan kaldırmak bizi çağdaş yapmaz, emperyalistlerin küreselcilerin oyuncağı yapar. Evlilik sayıları düşerken boşanma sayıları artıyor. Bu cins akımlara yol veren ülkeler tehlikeyi gördükleri için önlem almaya başladı. Evlatlarımızın doğumundan, evliliğine kadar hayatlarının her safhasında takviyelerimiz ile yanlarında olacağız. Çocuklarımızın zihin ve vücut sıhhati için odunsuz mücadele yürüteceğiz. Aile kurumu için yeni siyasetleri devreye alacağız.
MARJİNALLER BİZİ VE UĞRAŞLARIMIZI AMAÇ ALACAKLAR: Toplumun her bir ferdini global ahlaki tehditlere karşı muhafazasız, yalnız, çaresiz bırakmayacağız. Bakanlığımızın ismindeki aile tabirinden rahatsız olan marjinaller bizi ve uğraşlarımızı amaç alacaklardır. Bayan haklarını lisana getirenler, Gazze’deki katliamlara sessiz kalanlar aileye bayana çocuğa sahip çıktığımız için bizi eleştirecektir. Ellerindeki tüm okları bize yönelteceklerdir. Mutlaka geri adım atmayacağız. Yüzlerindeki maskeyi indirmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Bayan aile ve nüfus siyasetlerimizin milletin bedelleri ile kopmuş sesi çok çıkan marjinal yapılar tarafından sabote edilmesine müsaade vermeyeceğiz. En az 3 çocuk çağrımızdaki üzere burada da ülkemiz ve milletimiz için en doğrusunu yapmaktan geri durmayacağız.
ANA MUHALEFET Mİ SİRK ÇADIRI MI AŞİKÂR DEĞİL: Türkiye’nin bayanlarını şer odakları karşısında koruma edeceğiz. Türkiye’nin, dünyanın dört bir yanındaki yeminli düşmanları bunların en büyük destekçisi. Maksatları bizi devirmek. Muhalefet ve beraberinde yol yürüdüğü kimliksiz kesitler küçük hesapları için milletten beklediği takviyesi alamıyorlar. Seviyeyi her seferinde daha da aşağı çekiyorlar. Bizimle uzunluk ölçüşemeyince kamu görevlilerine, milletin kendisine saldırmaya hakaret etmeye başladılar. Kurumları gösterilerinin gereci haline getirdiler. Hırslarını artık gizlemekte zorlanıyorlar. Ayak oyunlarını Türkiye problemi üzere gösterecek kadar gerçeklerden kopmuş haldeler. Karşımızda ana muhalefet mi sirk çadırı mı var muhakkak değil. Genel liderleri kırmızı kartla ortada dolanıyor. Eski genel lider ona sarı kart göstererek oyuna girmeye çalışıyor. Sorun kırmızı kart sarı kart ne işe fayda bilmez. Belediyecilik hizmetleri bakımından daima irtifa kaybeden liderler ortada fol yok, yumurta yokken meçhul bir adaylık peşinde koşuyor. Kokuşma ayyuka çıkmış durumda ancak sorsanız tesirli muhalefet yapıyorlar.
ŞİMDİ VİTES YÜKSELTME VAKTİ: Biz seçimlerin ne vakit yapılacağını çok uygun bilenlerdeniz. Gerektiğinde kendi özeleştirimizi yapmaktan çekinmeyeceğiz. Değerli olan tökezlemek değil çabucak güçlü formda yoluna devam edebilmektir. Birinci safhayı atlattık biz, artık vites yükseltme vakti.
(HABER MERKEZİ)
