Merz, eleştirilerin odağında: ‘Acil durum yokken kendisine ve partisine zarar verdi’
ALMANYA – Federal Meclis’te dün uzun ve gergin görüşmelerin akabinde, Hıristiyan Demokratik Birlik Partisi’nin (CDU) sistemsiz göçü tedbire yasa teklifi, faşist Almanya İçin Alternatif’in (AfD) takviyesine karşın kabul edilmedi. CDU Başkanı Friedrich Merz’in mimarı olduğu yasa teklifine kendi partisi ve Hür Demokrat Parti’den (FDP) takviye vermeyenler oldu; teklif, bu yüzden Federal Meclis’ten geçemedi.
Konu medyada geniş haber ve yorumlarla gündemin bir numaralı unsuru olmaya devam ederken, yorumlarda tenkitlerin odağı Merz oldu. Yorumların ortak noktası, ortada acil bir siyasi durum yokken, Merz’in kendisine ve partisine ziyan verdiği tarafındaydı. Bütün bunlardan yararlı çıkan partinin AfD olduğu, göç siyaseti bağlamında seçmenlerin aslına, yani AfD’ye oy vereceği görüşü savunuldu.
‘ACİL BİR DURUM YOKKEN MECLİSİ KARAR ALMAYA ZORLADI’
Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung gazetesi, “Şimdiye kadar bir kişinin Federal Meclis’i düzensizliğe soktuğuna çok seyrek tanıdık olduk” cümlesiyle başlayan yorumunda, Merz’in acil bir durum yokken, meclisi karar almaya zorladığını yazdı.
Yorumda şu görüşler söz edildi: “Kendi partisini çok sağcıların ahlaki bataklığına sürükledi. Merz iki mağlubiyet aldı, AfD ile birlikte hareket etti, fakat çoğunluk bulamadı, çok sağa karşı duvar hasar gördü, kendisi de hiçbir şeye ulaşamadı. AfD’nin dayanağıyla yasa teklifinin geçmemesi âlâ oldu, fakat seçim kampanyası çukura gömüldü. Bunun tesiri 23 Şubat’taki seçimden sonra da sürecek.”
Düsseldorf’ta yayımlanan iktisat yüklü Handelsblatt gazetesi de ortada acil bir durum yokken, Merz’in kendisine ziyan verdiğini yazdı. “Ya daima ya hiç oynadı, kaybetti” diyen gazete, şu görüşlere yer verdi: “Federal Meclis’te demokratik merkez ikiye bölündü. Bunun seçim sonrası ağır sonuçları olabilir. Merz, ikaz ve tenkitleri dinlemedi, AfD ile yasa teklifini geçirmeye uğraştı, başarısız oldu. Siyasi gücünü göstermek istedi, fakat AfD ile en ufak bir işbirliği teşebbüsünün öteki partilerde ve halkta yapacağı etkiyi küçümsedi.”
‘MERZ, KASIMDA VERDİĞİ KELAMINDAN DÖNDÜ’
Frankfurter Rundschau gazetesi ise, Merz’in geçen kasım ayında verdiği, “AfD ile hiçbir işbirliği olmayacak” kelamından döndüğünü hatırlattı. Bu kelamın güçlü, ikna edici ve inandırıcı olduğunu belirtti, ne var ki, Merz’in çarşamba günü AfD ile çoğunluk sağlayarak bu kelamından döndüğünü hatırlattı. Merz’in AfD ile işbirliğinin bu parti için büyük bir zafer olduğunu, lakin demokratlar için parçalanma potansiyeli olan bir durum olduğu görüşünü söz etti.
Deutschlandfunk radyosunda yer alan yorumda ise, “Merz elleri boş ortada kaldı, artık siyasi yıkıntılar üzerinde oturuyor” görüşü savunuldu. Deutschlandfunk da acil bir siyasi durum yokken, Merz’in, ABD Lideri Donald Trump’ın tavrıyla Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller’i önüne sürüklemeye kalkıştığını belirtti. Göçü sınırlama bağlamında seçmenlerin aslını, yani AfD’yi seçeceğinin tabir edildiği yorumda, Merz’in geçen kasımda verdiği, “AfD ile hiçbir işbirliği olmayacak” kelamından döndüğü de hatırlatıldı.
‘MERZ HALKIN SİSTEMSİZ GÖÇÜ TEDBİRE İSTEĞİNİ ÖNEMSEDİ’
Her istikametten medyanın büyük çoğunluğu Merz’i eleştirirken, ülkenin güney bölgesinde bulunan bölgesel gazete Badische Zeitung Merz’e art çıktı. Merz’in, halkın sistemsiz göçü tedbire isteğini ciddiye aldığını, hasebiyle önemsediğini belirten gazete, şu görüşleri savundu: “(Merz) halkın bu isteğini, demokratik bir güç olan CDU’ya kanalize etmek istedi. Ayrıyeten, toplumu SPD ve Yeşiller’in tutsaklığından kurtarmayı amaçladı. Bu iki parti, yıllarca sistemsiz göçü sonlandırmayı engelledi.”
SEVİM DAĞDELEN DE MERZ’İN ÖNERGESİNE DAYANAK VERDİ
Öte yandan, CDU federal milletvekili Serap Güler gibi Sahra Wagenknecht Birliği (BSW) federal milletvekili Sevim Dağdelen de Merz’in önergesine evet oyu verdi. Bu sebeple o da Serap Güler üzere toplumsal medyada tenkit yağmuruna tutuldu. Dağdelen, Facebook sayfasında, önergenin Federal Meclis’ten geçmemiş olmasına üzüldüğünü, meğer yasa teklifinin yerleşik göçmenlerin de faydasına olacağını savundu. Dağdelen, Almanya’da kurulu Demokratik Emekçi Dernekleri Federasyonu’nun (DİDF) teşebbüsüyle Sol Parti’den (Die Linke) Federal Meclis’e seçilmiş, sonra bu partinden ayrılıp, BSW’ye geçmişti.
