Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çanakkale Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Büyükateş, Çanakkale Boğazı ve Marmara Denizi’nde görülen müsilajın, su sıcaklığının mevsim normallerine düşmesiyle tesirini azaltacağını belirtti.
Meteorolojik kaidelere bağlı olarak müsilaj yoğunluğunun yaşandığına işaret eden Prof. Dr. Büyükateş, müsilajın bilhassa kıyısal alanda birikimler olarak görüldüğünü söyledi.
Müsilajın bu periyotta yüzeye çıkmasının ve sisteme dağılmış halde görülmesinin bir süreç aldığını vurgulayan Yeşim Büyükateş, AA’ya yaptığı açıklamada şu bilgileri aktardı:
SICAKLARIN TESİRİ FAZLA: Müsilaj oluşumunda su sıcaklıklarının tesiri hayli büyüktür. Artık iklim değişikliği, global ısınma ve mevsimlerin kayması hayatımızın bir kesimi haline gelmiş durumda. Bu nedenle kendimizi yeni olağana nazaran uyarlamamız gerekiyor. Bu süreçte meteorolojik faktörler büyük ehemmiyet taşıyor. Su sıcaklıklarının 13-14 derece civarında olması müsilaj aktivitesini artıracaktır. Son bir haftadır tesirli olan soğuk hava dalgası nedeniyle su sıcaklıkları şu anda 10 dereceye kadar düşmüş durumda lakin müsilajın tesirini daha da azaltmak için su sıcaklıklarının kış mevsimi normallerine düşmesini tercih ediyoruz. İlkbaharın gelişiyle birlikte plankton yoğunluğunun artmasını bekliyoruz.
HAVA SICAKLIĞI YÜKSELİRSE: Yaz aylarında su sıcaklıklarının artması doğal bir durumdur ve olumsuz bir tesir yaratmaz. Esasen beklentimiz, yaz aylarında su sıcaklığının yükselmesidir lakin yaz aylarında görülen plankton popülasyonu, müsilaj oluşturan popülasyondan farklıdır. Bu nedenle yaza hakikat su sıcaklıklarının artmasıyla birlikte, mevcut müsilaj oluşturan organizmaların sistemden ayrılmasını bekliyoruz.
ORGANİK ÇORBA: Müsilajı oluşturan organizmalar mikroskobik fitoplanktonlardır. Aslında bu organizmalarla daima birlikte yaşıyoruz. Olağan şartlarda yoğunlukları düşük olduğunda, denizde yüzerken dahi bu organizmalarla temas halindeyiz. Tek başına organik bir unsur olarak müsilaj ziyanlı değildir lakin içerisine bakteriler, öteki organik hususlar, parazitler ve yumurtaları karıştığında, ‘organik bir çorba’ oluşabilir. Bu durumda sıhhat açısından olumsuz tesirler yaşanabilir.
NASIL ÖNLEM ALABİLİRİZ? Müsilaja dokunmak direkt ziyanlı değildir lakin dokunmamız gerekli mi? Hayır. Tıpkı halde müsilajlı suda yüzmek önemli bir sıhhat riski taşımasa da bunu yapmak zorunda mıyız? Hayır. Filtrasyonla beslenen midye üzere çift kabuklu yumuşakçaların tüketimi sonlandırılabilir ve bu periyotta ağır olarak müsilaj sorunu yaşanan bölgelerden yakalanmış deniz eserlerinin pişirilmeden tüketilmemesi tavsiye edilebilir.
(ANADOLU AJANSI)
