Bordo-mavililerin dönem başında kiralık olarak transfer ettiği Simon Banza, Trabzonspor Dergisi’nin 225’inci sayısına açıklamalarda bulundu. Trabzon’da olmaktan ötürü çok keyifli olduğunu belirten 28 yaşındaki futbolcu, gayelerinden bahsetti ve gol krallığı sorusuna cevap verdi.
BABASI KARATE USTASI
Banza, futbolcu olmasında annesinin aldığı kararın tesirli olduğunu, babasının bir karate ustası olması nedeniyle kendisinin de bu sporu çok sevdiğini belirtti.
‘GOL ATMANIN DIŞINDA ÖBÜR ŞEYLER DE VAR’
Yapabildiği ve başarabileceği olumlu şeylere odaklandığını vurgulayan bordo-mavili oyuncu, “Her maç gol atamazsınız. Bazen 2-3 gol attığınız günler olur, tabiatıyla geliverir. Kimi günlerde de gelmek istemez. O denli olduğunda kafanı kaldırıp, olumlu şeylere odaklanmalısın ve bir sonraki maç daha düzgününü yapmalısın. Elbette sonrasında hayal kırıklığı yaşıyorsunuz, lakin gol atmanın dışında öbür şeyler de var, kadroya nasıl yardım edeceğini biliyor olmak üzere. Bu oyun yalnızca gol atmaktan ibaret değildir; çok çalışmalı ve asist yapmak üzere şeyleri de biliyor olmanız gerek. Münasebetiyle, sorunu yenmeye çalışıp daha çok sakın ve huzurlu oluyorum” tabirlerini kullandı.
‘BURADA OLMAKTAN ÇOK MUTLUYUM’
Trabzonspor’un kendisini çok etkileyen bir kulüp olduğunu kaydeden Banza, “Trabzonspor beni çok etkileyen bir kulüp. Birçok Türk arkadaşım var ve mukavele imzalamadan evvel Trabzonspor’un üst seviye bir kulüp olduğunu bana söylemiştiler. Şampiyonlukları, gayeleri olan bir kulüp. Aslında buraya gelişim, transferim biraz özeldi. Benim için bir birinciydi. Bu transfer, daha sonrasında ulusal kadro derken başımı meşgul eden birçok şey vardı. Yeni kadro arkadaşlarıma, yeni bir lisana ve yeni bir ülkeye alışmak zorundaydım. Fakat şu bir gerçek ki keyifli olduğunuzda, bir yerde uygun hissettiğinizde gerisi geliyor ve Trabzon’da da o denli oldu. Trabzon’a geldiğimde çok güzel karşılandım. Alanda kâfi performansı sergileyebilmeniz için zihnen ve bedenen güzel olmanız gerekir. Her vakit bunu başaramayabilirsiniz. Bu türlü vakitlerde bazen de mucizeler gerçekleşir. Lakin temel olan şey, alanda yeterli olabilmek için saha dışında da güzel olabilmektir” dedi.
‘FUTBOL BİR PİYANO YAPITI GİBİDİR’
Çok genç yaşta futbola başladığını ve uzun müddettir futbolun içinde olduğunu lisana getiren tecrübeli oyuncu, “Yakında profesyonel oluşumun 10’uncu yılını dolduracağım. Futbol, bir piyano yapıtı üzeredir. Mükemmeliyeti başarabilmek için yapılan tekrarlar bütünüdür. Bu şu manaya geliyor; her gün birebir şeyi tekrar edersiniz, birebir hareketleri her gün tekrar ederek gelişirsiniz. Böylelikle topu kaleye sokarken ya da yanlışsız pası verirken de birebir hareketi sergilersin. Bir öteki deyişle olabildiği kadar verimli olabilmektir” açıklamasını yaptı.
‘HEDEFİM ATABİLDİĞİM KADAR ÇOK GOL ATMAK’
Trabzonspor’da gayesinin atabildiği kadar çok gol atarak kadrosuna yardımcı olmak olduğunu söyleyen başarılı oyuncu, gol krallığına ait, “Kulübün daha yukarlarda olmasını ve kadrosu üçüncü, ikinci, birinci yapacak golleri atmayı isterim. Kıymetli olan goller, bu gollerdir. Bu yalnızca benimle alakalı değil. Üstlere çıkmamıza yardımcı olacak olan gruptur. Bu nedenle gol hükümdarı konumuna takılıp kalmıyorum. Elbette bir forvet olarak bunu isterim. Bazen forvet oyuncuları bu amaca takılıp kalabilirler zira bu ferdî bir maksattır. Bu unvan bir forvet için çok özel bir unvandır. Güçlü olmalısınız ve bazen bir forvet olarak gerçek kararı verebilmeniz gerekir. Elbette amaca çok yakınsam da kendimi bundan yoksun etmek istemem” şeklinde konuştu.
(DEMİRÖREN HABER AJANSI)
