Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya’dan gelen açıklamalarda, ABD Başkanı Donald Trump’ın ‘Gazze Şeridi’ni devralacağı’ tarafındaki sözlerini kınandı. Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında , Gazze’nin geleceğinin üçüncü bir devletin denetiminde değil, Filistin devletinde olması gerektiği vurgulandı.
Gazzelilerin zorla yerinden edilmesinin iki devletli tahlilin önünde önemli bir mani oluşturacağı ve bölgenin tamamını istikrarsızlaştıracağı, iki devletli tahlilin Filistinliler ile İsrailler için uzun vadede güvenlik ve barışı sağlayabilecek tek tahlil olduğu kaydedildi.
Açıklamada, şu sözlere yer verildi:
“Fransa, Gazze’deki Filistinli nüfusun rastgele bir zorla yerinden edilmesine karşı olduğunu yineliyor. Bu, milletlerarası hukukun önemli bir ihlali, Filistinlilerin legal isteklerine bir hücum ayrıyeten iki devletli tahlile büyük bir pürüz ve yakın ortaklarımız Mısır ve Ürdün ile tüm bölge için büyük bir istikrarsızlık faktörü teşkil edecektir. Fransa, sırf İsrailliler ile Filistinliler için uzun vadeli barış ve güvenliği garanti edebilecek olan iki devletli tahlilin uygulanmasını etkin olarak teşvik etmeye devam edecektir. Gazze’nin geleceği, üçüncü bir devlet tarafından denetim edilme olasılığında değil, Filistin İdaresi himayesinde gelecekteki bir Filistin Devleti çerçevesinde yatmalıdır. Hamas silahsızlandırılmalı ve bölgenin idaresinde hiçbir rolü olmamalıdır. Fransa, memleketler arası hukuka muhalif olan yerleşim faaliyetlerine ve Batı Şeria’nın tek taraflı ilhakına dair rastgele bir imada bulunmaya karşı olduğunu tabir etmeye devam edecektir.”
BAERBOCK: MEMLEKETLER ARASI HUKUKA AYKIRI
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da, yaptığı yazılı açıklamada Gazze’nin harabeye döndüğünü belirterek, “Aynı vakitte açık olan bir şey var. Gazze tıpkı Batı Şeria ve Doğu Kudüs üzere Filistinlilere aittir. Bu topraklar gelecekteki Filistin devletinin çıkış noktasını oluşturmaktadır. Filistinli sivil halkın Gazze’den sürgün edilmesi yalnızca kabul edilemez değil, birebir vakitte memleketler arası hukuka aykırıdır” sözlerini kullandı.
Baerbock, zorla yerinden etme teşebbüsünün yeni acılara ve yeni nefretlere yol açacağını vurgulayarak, “Müzakere edilmiş iki devletli bir tahlil, Filistinlilerin ve İsraillilerin barış, güvenlik ve onur içinde yaşamalarını sağlayacak tek tahlil olmaya devam etmektedir. Bu, birebir vakitte bölgedeki Arap devletlerinin de net tutumudur” açıklamasında bulundu.
G7, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler’in (BM), Gazze’deki sivil nüfusun hudut dışı edilmemesi ve Gazze’nin kalıcı olarak işgal edilmemesi gerektiğini en başından bu yana açıkça söz ettiğini aktaran Baerbock, Filistinlilerin dahil olmadığı bir tahlilin olamayacağını kaydetti.
Gazze’deki yıkımın boyutlarının sarsıcı olduğunu bildiren Baerbock, “Hepimiz Gazze’nin mümkün olan en kısa müddette yine inşa edilmesi gerektiği konusunda hemfikiriz. Konutlar, hastaneler, okulların kalıntılarının ve patlamamış mühimmatın temizlenmesi, büyük bir memleketler arası iştirak gerektirecektir. Biz Avrupalılar, ABD ve bölgedeki ortaklarımızla birlikte üzerimize düşeni yapmaya hazırız” dedi.
‘İKİ DEVLET İNANCIMIZ HER VAKİT NET OLMUŞTUR’
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ise Kiev’e düzenlediği ziyaret sırasında yaptığı açıklamada, “İki devlet görmemiz gerektiğine dair inancımız her vakit net olmuştur. Filistinlilerin Gazze ve Batı Şeria’daki vatanlarında yaşadıklarını ve refaha kavuştuklarını görmeliyiz” sözlerine yer verdi.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares de öneriyi reddederek, “Şu mevzuda net olmak istiyorum. Gazze, Gazzeli Filistinlilerin toprağıdır ve Gazze’de kalmalılar. Gazze, İspanya’nın desteklediği gelecekteki Filistin devletinin bir kesimidir ve İsrail devletinin refah ve güvenliğini garanti altına alarak bir ortada yaşamalıdır” diye konuştu.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)
