ELAZIĞ – 2024’ün Temmuz ayında, olumsuz çalışma şartlarına karşı başlatılan grev ile gündeme gelen ETİ Krom A.Ş, işten çıkarmalar başladı. 30 Aralık 2024 tarihinde Alacakaya KEF bölgesinden ve Yarımcadaki fabrikadan yaklaşık 150 personel işten çıkarıldı. Ayrıyeten, 300’e yakın personelin daha işten çıkarılacağı argüman ediliyor. Çıkarılan çalışanlar ortasında, daha evvelki grev sürecinde etkin olan personel temsilcilerinin de bulunduğu belirtildi. İşten çıkarmaların, 2024 Temmuz ayında gerçekleşen grevle ile irtibatlı olduğu öne sürülüyor. İş yeri temsilcileri işten çıkartılmaların evvel kelamlı olarak iletildiğini akabinde dün prestiji ile yazılı olarak tebligat yapıldığını söyledi.
‘İŞÇİLERDEN İNTİKAM MI ALINIYOR?’
İşten çıkarılan personel temsilcisi Ömer Arslan, 31 Aralık tarihinde firma müdürü Erdal Aslan’ın kendisi ile irtibata geçerek işten çıkartıldıklarını kelamlı olarak ilettiğini aktardı. Çalışanların tazminatlarının verildiğini fakat bundan sonraki süreç için büyük mağduriyetler oluşacağını tabir eden Arslan “Bize resmi olarak değil kelamlı olarak işten çıkarılacağımız söylendi. Ardından de işten çıkarıldık. İşten çıkartılan arkadaşlarımız temmuz ayında gerçekleşen greve katılan arkadaşlarımız. Ve işten çıkarılmanın temel münasebetinin de bu olduğuna inanıyoruz. Birçok aile mağdur olacak. Burada birden fazla ailenin geçim kaynağı bu fabrikada çalışmak. Artık bu ekonomik zorluklar içerisinde bu beşerler ne yapacak? Ayrıyeten aldığımız bir duyuma nazaran işten çıkarılan arkadaşların yerine etraf vilayetlerden işçi alınacakmış. Bu yanlışsız ise yapılan uygulama çok büyük bir haksızlık. Haklı bir gayret verdiğimiz için personellerden intikam mı alınıyor?” dedi.
YENİ YILA İŞSİZ GİRDİLER
Eti Krom’un özelleştirilmesinin akabinde istihdamın 7 bin 500 şahıstan bin 500 şahsa kadar düşmesi, bu sefer de işten çıkarmalarla devam ediyor. Kamu teşekkülü iken kıymetli bir istihdam kaynağı olan Eti Krom, 2004 yılında özelleştikten sonra personellerin maaş artışı ve çalışma şartlarında düzgünleştirme taleplerini karşılamadığı için temmuz ayında grevle karşılaşmıştı. Grev sonunda emekçilerin talepleri kabul edilmişti.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Alacakaya Belediye Başkanı Zafer Altınışık, yaşanan emekçi çıkarmalarının birçok aileyi mağdur ettiğini belirtti. Altınışık, “Bu bir personel kıyımıdır. Bilhassa ekonomik şartların bu kadar sıkıntı olduğu bir periyotta, bu kadar insanın işsiz kalması kabul edilemez” sözlerini kullandı. Ayrıyeten, emekçilerin hak gaspına uğradığını belirten Altınışık, “Elazığ üzere tüm dünyaya maden gönderen bir bölgede bu türlü bir tablo yaşanması hem üzücü hem de düşündürücü. Bizim aldığımız duyuma nazaran, 100’den fazla personel işsiz kaldı ve bu insanların birden fazla aile geçindiriyor. Onların haklarını savunmaya devam edeceğiz” dedi.
‘DOĞAYI KATLEDİYORLAR, ÇALIŞANIN HAKKINI YİYORLAR’
Başkan Altınışık, Eti Krom A.Ş’nin çevreyi tahrip eden yırtıcı madencilik usulleriyle ilgili daha evvel ilgili makamlara raporlar sunduklarını da belirtti. “Bu şirket yıllardır Elazığ’ın yararlarıyla ayakta. Doğayı katlediyorlar, emekçilerin hakkını yiyorlar” diyen Altınışık, madenden elde edilen çıkarın Elazığ’a hiçbir katkı sağlamadığını ve yöre halkının bu kaynaklardan yararlanamadığını tabir etti.
YRP İL BAŞKANI: KISSASA KISSAS GİBİ GÖRÜNÜYOR
Yeniden Refah Partisi (YRP) Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş, işçi çıkarımlarına ait açıklamalarda bulundu. Karakuş, işten çıkarmaların geçmişteki grev hareketleriyle ilişkili olduğunu öne sürerek, “İşten çıkarmalar, kısasa kısas uygulaması üzere görünüyor” dedi. Ayrıyeten, KEF Bölgesi müdürünün emekçi temsilcilerinin talepleri üzerine “Yapılan aksiyondan ötürü sesi çıkan kim varsa işten çıkarılacak” halinde bir açıklama yaptığı argümanlarına da değindi. Karakuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’na davette bulunarak, emekçilerin haklarının korunmasını ve gerekli incelemelerin yapılmasını istedi.
Karakuş, “Eğer şirket ziyan ediyorsa, işletme hakkının devletimize devredilmesi gerektiğini, şayet ziyan etmiyorsa, keyfi işten çıkarma yapıldığını ve buna karşılık bakanlıkların kontrol yapması gerektiğini” belirtti.
