Yüksek İstişare Kurulu Lideri Ömer Aras hakkında soruşturma açılması ve AK Partili birtakım siyasalların gaye alması üzerine, TÜSİAD ismine yeni bir açıklama yapılması kararlaştırıldı.
Konuya ilişkin TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, Sözcü’den Saygı Öztürk’ün, “Açıklamanızdan sonra üyelerinizden ‘Niçin bu türlü bir açıklama yaptınız, bizleri güç duruma düşürdünüz” yolunda görüşler gelip gelmediği sorusuna, şu karşılığı verdi:
“Olumsuz manada bu türlü bir konuşma geçmedi. Fakat, üyelerimizden, siyasalların yaptığı ve TÜSİAD’ı eleştiren açıklamalardan ıstırap duyulduğuna ait çok sayıda bildiri geldi. Herkesin bildiği ve konuştuğu hususların TÜSİAD tarafından da gündeme getirildi. Bu bahiste yanlış anlamaları da gidermek hedefiyle bugün ya da yarın kapsamlı bir açıklama daha yapacağız. Yapacağımız açıklama üzerinde çalışıyoruz.”
‘ASLA KABUL ETMİYORUZ’
“Bize dönük, ‘Adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve gerçeğe alışılmamış bilgiyi alenen yayma’ suçlamasını da kabul etmiyoruz” diyen Turan, şu sözleri kullandı:
“Başka bir TÜSİAD yetkilisi de, misal açıklamaların vakit zaman yapıldığını belirtti, TÜSİAD’ın sicilinin bozuk olduğu yolundaki suçlamaları da asla kabul etmediklerini kelamlarına ekledi. TÜSİAD’ın yapacağı yeni açıklamada da, yapılan açıklamanın gerisinde oldukları da belirtilecek.”
Ne olmuştu?
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) YİK Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında ‘yargıyı etkileme ve gerçeğe ters beyanda bulunmak’ teziyle soruşturma başlatıldı.
Aras ne demişti?
Aras, TÜSİAD Genel Konseyi’ndeki açılış konuşmasına “Ülke olarak moralimiz bozuk. İtimat buhranı yaşıyoruz” kelamlarıyla başladı. Kartalkaya’daki yangın faciasında 78 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Aras “Yangın çıkabilir fakat 78 kişi ölmez. Ölüyorsa nedeni yoluna uygun yapılmayan binalar ve denetimsizliktir. Çöken bir sistemdir” demişti.
‘SORUMLULAR VAZİFEDEN AYRILMALI’
Bu ve gibisi olaylarda Türkiye’deki ölümlerin nedeninin maliyet odaklı kural tanımazlık ve denetimsizlik olduğunu belirten Aras kelamlarına şöyle devam etmişti:
“Kurallarımız vardır fakat uymayan çoktur, kâfi kontrol yoktur. Bu ölümlerin ana nedeni sistem bozukluğudur. Maliyeti güvenliğin önüne koyan iş sahipleri, hak etmediği koltuğa oturan özel dal iş insanları ve kamu yöneticileridir. Onların yarattığı ve uyguladığı sistemdir. Bu sistemin nasıl düzeleceği çok net muhakkaktır. Sistemin kendi kendini düzeltme düzeneği olmalıdır. Sorumlular misyondan ayrılmalı, hesap vermeli ve yerlerine uzman şahıslar gelmelidir. Son haftalarda politik hayatta da harikulâde olaylar yaşıyoruz. Seçilmiş belediye liderleri misyondan alınıyor yerlerine kayyum atanıyor. Bir siyasi parti başkanı hakkında evvel soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Birçok sanatkarın menajerliğini yapan bir iş bayanı hakkında evvel soruşturma başlatılıyor sonra farklı bir nedenle tutuklanıyor. Bir büyükşehir belediye başkanı hakkında, yaptığı konuşmalar nedeniyle basın toplantısından dakikalar sonra soruşturmalar açılıyor. Bilir kişi görüşmesini yayınlayan gazeteciler gözaltına alınıyor, genel yayın yönetmeni tutuklanıyor. Yeni mezun teğmenler ordudan ihraç ediliyor. Bu olaylarda kabahat vardır yoktur diyemeyiz. Lakin çok kısa müddette art geriye gelen bu olayların toplumda tasa yarattığını ve itimadı sarstığını söyleyebiliriz.”
(ALINTI)
