Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin kararıyla dijital mesajlaşmaların tek başına kanıt niteliği taşımayacağı, emniyetli ve doğrulanabilir biçimde sunulmaları gerekiyor. Karara ait bilgi veren Avukat Cem Duman, ehdit hatasına dair iletileşme kayıtlarının sırf fotokopi olarak sunulması, Telekomünikasyon İrtibat Başkanlığı’ndan teyit alınmaması, mağdurun telefonunda asıllarının ve ileti tespit tutanağının bulunmamasının beraat kararının münasebeti olarak kabul edildiğini açıkladı. İHA’nın haberine nazaran Duman şunları söyledi:
TEK BAŞINA KANIT OLMAZ: Son vakitlerde herkes rahatlıkla telefonundan aldığı ekran imajlarını mahkemeye kanıt olarak sunulmak istenmektedir. Ekran manzaralarının sunulması öncelikli olarak WhatsApp aracılığıyla şantaj, tehdit ve hakaret cürümlerinin ispatında kanıt olarak gösterilmekteydi. Ekran imajları üzerinde çarçabuk oynama yapılabileceği göz önüne alındığında bu kanıtlar mahkemelerde tek başına kanıt olarak kabul edilmeyecektir.
KAYIT ALTINA ALINMALI: Bu ekran manzaralarının kanıt niteliği taşıyabilmesi için ayrıca kanıtlarla desteklenmesi gerekir. Bu çerçevede, toplumsal medya yazışmalarının ekran manzaraları elektronik olarak doğrulanmazsa ya da karakolda bildiri tespit tutanağı ile kayıt altına alınmamışsa ceza davalarında kanıt olarak görülmeyeceği söylenebilir.
RESMİ DOĞRULAMA DEĞERLİ: Kıymetli olan bir başka konu ise, sunulan kanıtların gerçekliğinin ve değiştirilmediğinin kanıtlanabilir olmasıdır. Bu nedenle yasal süreçlerde kanıt olarak kullanılmak üzere bağlantı geçmişini saklamak ve korumak değerlidir. Bu karar, dijital kanıt sunumunun hukuksal kriterlere uygun yapılmadığı durumlarda ceza yargılamasında emniyetli bir destek olamayacağını hatırlatıyor. Artık ekran manzarası üzere kayıtların tek başına kâfi kanıt sayılması zorlaşacak, telekomünikasyon kayıtlarının ve resmi doğrulamanın kıymeti artacak.
(EE-ÖK-Y)
(İHA)
